Zâriyât  Suresi 59. Ayet Meali

  • فَإِنَّ
  • لِلَّذِينَ
  • ظَلَمُوا۟
  • ذَنُوبًا
  • مِّثْلَ
  • ذَنُوبِ
  • أَصْحَٰبِهِمْ
  • فَلَا
  • يَسْتَعْجِلُونِ
  • Diyanet İşleri Başkanlığı: Şüphesiz zulmedenler için (önceki müşrik) arkadaşlarının azap payı gibi payları vardır. Artık azabımı acele istemesinler.
  • Diyanet Vakfı: Muhakkak ki bu zulmedenlerin de, geçmişlerinin payı gibi (azaptan) bir payları vardır! O halde acele etmesinler!
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Onun için muhakkak o zulmedenlere arkadaşlarının payı gibi, dolgun bir pay vardır, şimdi onu acele istemesinler!
  • Elmalılı Hamdi Yazır: Şüphesiz ki, zulmedenlerin geçmiş arkadaşlarının payı gibi, dolgun bir azab payı vardır. Ama şimdi onu acele istemesinler.
  • Ali Fikri Yavuz: Onun için, muhakkak o zulmedenlere (Mekke kâfirlerine, kendilerinden önceki) arkadaşlarının (azab) payı gibi, bir pay vardır. Şimdi o azabı acele istemesinler.
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Onun için muhakkak ki o zulm edenlere arkadaşlarının payı gibi dolgun bir pay vardır, şimdi onu acele etmesinler
  • Fizilal-il Kuran: Muhakkak ki bu zulmedenlerin de, geçmiş arkadaşlarının payı gibi bir azab payı vardır. Acele etmesinler.
  • Hasan Basri Çantay: Artık muhakkak ki o zulmedenler için (geçmiş) arkadaşlarının (azâb) hissesi gibi bir nasıyb (-i hüsran) vardır. Şimdi (onu) acele istemesinler.
  • İbni Kesir: Muhakkak ki zulmedenlerin, arkadaşlarının suçlarına benzer suçları vardır. Acele etmesinler.
  • Ömer Nasuhi Bilmen: Şimdi şüphe yok ki, zulmeden kimseler için arkadaşlarının nâsibleri gibi birçok nâsip vardır, artık acele etmesinler.
  • Tefhim-ul Kuran: Artık gerçekten, zulmedenler için, (geçmişteki) arkadaşlarının günahlarına benzer bir günah vardır. Şu halde acele etmesinler.