Meryem Suresi 39. Ayet Meali
وَأَنذِرْهُمْ
يَوْمَ
ٱلْحَسْرَةِ
إِذْ
قُضِىَ
ٱلْأَمْرُ
وَهُمْ
فِى
غَفْلَةٍ
وَهُمْ
لَا
يُؤْمِنُونَ
Diyanet İşleri Başkanlığı:
Onları, gaflet içinde bulunup iman etmezlerken işin bitirileceği o pişmanlık günüyle uyar.
Diyanet Vakfı:
(Resûlüm!) Sen onları pişmanlık ve üzüntü günü hakkında uyar. Çünkü onlar bir gafletin içine dalmış oldukları halde ve henüz iman etmemişken (bakarsın) iş olup bitmiştir.
Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş):
Onlar gaflet içinde iken, onlar iman etmezlerken, o hasret gününün, o işlerin bitirildiği saatin dehşetini kendilerine haber ver!
Elmalılı Hamdi Yazır:
(Ey Muhammed!) İnsanların pişmanlık duyacağı ve işin bitmiş olacağı (kıyamet) günü ile onları uyar. Onlar hâlâ gaflet içindedirler, onlar iman etmezler.
Ali Fikri Yavuz:
(Ey Resûlüm, Mekke’li) kâfirleri, iş bitirildiği (hesap görüldüğü) zamanın dehşeti ile, pişmanlık günü ile korkut. Onlar hâlâ gaflet içindedirler, onlar iman etmiyorlar.
Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal):
Onlar gaflet içinde iken, onlar iyman etmezlerken, o hasret gününün, o iş bitirildiği saatin dehşetini kendilerine haber ver,
Fizilal-il Kuran:
Ey Muhammed, onları o hayıflanma ve pişmanlık günü hakkında uyar. Hani o gün onlar halâ gaflet içinde yüzerken ve inanmazlıklarını sürdürürlerken haklarındaki hüküm kesinleşiverir.
Hasan Basri Çantay:
(Habîbim) sen onları bulacağı vakt ile, emr (-i ilâhî) nin yerini hasret (ve nedamet) günü ile korkut. Onlar gaflet içindedirler, onlar haalâ îman etmiyorlar.
İbni Kesir:
Sen, onları hasret günü ile korkut. O gün, onlar gaflet içinde inanmamakta iken, iş bitirilmiş olur.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Ve onları hasret günü ile, her emrin bitirilmiş olduğu vakit ile korkut. Onlar ise gaflettedirler ve onlar imân etmezler.
Tefhim-ul Kuran:
İş(in) hükme bağlanıp biteceği, hasret gününe karşı onları uyar; onlar bir gaflet içindedirler ve onlar inanmıyorlar.