Yâsîn  Suresi 67. Ayet Meali

  • وَلَوْ
  • نَشَآءُ
  • لَمَسَخْنَٰهُمْ
  • عَلَىٰ
  • مَكَانَتِهِمْ
  • فَمَا
  • ٱسْتَطَٰعُوا۟
  • مُضِيًّا
  • وَلَا
  • يَرْجِعُونَ
  • Diyanet İşleri Başkanlığı: Yine eğer dileseydik, oldukları yerde başka yaratıklara dönüştürürdük de ne ileri gidebilirler, ne geri dönebilirlerdi.
  • Diyanet Vakfı: Eğer dilesek oldukları yerde onların şekillerini değiştirirdik de ne ileriye gitmeye güçleri yeterdi ne de geri gelmeye!
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Yine dilesek kendilerini oldukları yerde kılıklarını değiştirirdik de ne ileri gidebilirlerdi, ne de dönebilirlerdi.
  • Elmalılı Hamdi Yazır: Yine dileseydik oldukları yerde kılıklarını değiştirirdik de ne ileri gidebilirlerdi, ne de geri dönebilirlerdi.
  • Ali Fikri Yavuz: Bir de dileseydik, kılıklarını oldukları yerde çirkin bir şekle çevirirdik de ne ileri gidebilirlerdi, ne dönebilirlerdi.
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Daha dilesek kendilerini oldukları yerde meshediverdik de ne ileri gidebilirlerdi ne dönebilirlerdi
  • Fizilal-il Kuran: Dileseydik kılıklarını değiştirip onları oldukları yerde dondururduk, ne ileri gidebilir, ne de geri dönebilirdi.
  • Hasan Basri Çantay: Yine dileseydik onları oldukları yerde suratlarını değişdirib bambaşka çirkin bir mâhiyyete getirirdik de ne ileri gitmiye, ne geri dönüb gelmiye güçleri yetmezdi.
  • İbni Kesir: Biz isteseydik; onları oldukları yerde dondururduk da ileri geçmeye güçleri yetmezdi. Geri de dönemezlerdi.
  • Ömer Nasuhi Bilmen: Ve eğer dilese idik onları en kuvvetli bulundukları yerde mahvederdik. Artık ne geçip gitmeğe ve ne de geri dönmeğe muktedir olamazlardı.
  • Tefhim-ul Kuran: Eğer dilemiş olsaydık, oldukları yerde (en görkemli çağlarında) onları bir başka kalıba sokardık; böylece ne ileri gitmeye, ne de geri dönmeye güç yetirebilirlerdi.