Sebe  Suresi 42. Ayet Meali

  • فَٱلْيَوْمَ
  • لَا
  • يَمْلِكُ
  • بَعْضُكُمْ
  • لِبَعْضٍ
  • نَّفْعًا
  • وَلَا
  • ضَرًّا
  • وَنَقُولُ
  • لِلَّذِينَ
  • ظَلَمُوا۟
  • ذُوقُوا۟
  • عَذَابَ
  • ٱلنَّارِ
  • ٱلَّتِى
  • كُنتُم
  • بِهَا
  • تُكَذِّبُونَ
  • Diyanet İşleri Başkanlığı: İşte bugün birbirinize ne fayda ne de zarar verebilirsiniz. Zulmedenlere, “Yalanlamakta olduğunuz cehennem azabını tadın” deriz.
  • Diyanet Vakfı: Bugün birbirinize ne fayda, ne de zarar vermeye gücünüz yeter. Biz zalim olanlara, yalanlamakta olduğunuz ateş azabını tadın! diyeceğiz.
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): İşte o gün kiminiz kiminize ne bir yarar, ne de bir zarar verme gücüne sahip olamaz ve o zulmedenlere: «Tadın bakalım, o yalan deyip durduğunuz ateşin azabını!» deriz.
  • Elmalılı Hamdi Yazır: İşte o gün birbirinize ne bir menfaate, ne de bir zarara sahip olabilirsiniz. Ve biz o zulmedenlere: «Tadın bakalım o yalan deyip durduğunuz ateşin azabını!» deriz.
  • Ali Fikri Yavuz: İşte o gün (kıyamette) birbirinize ne bir fayda vermeğe, ne de bir zarar etmeğe gücünüz yetmez. O kâfirlere (nefislerine zulmedenlere) diyeceğiz ki:” - (Dünyada) inkâr edip durduğunuz ateşin azabını tadın bakalım.”
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): İşte o gün ba´zınız ba´zınıza ne bir menfeate, ne de bir zarara mâlik olamaz ve o zulmedenlere deriz: tadın bakalım o yalan deyip durduğunuz ateşin azâbını
  • Fizilal-il Kuran: O zaman zalimlere deriz ki; «Bu gün biribirinize ne faydalı olabilirsiniz ve ne de zarar verebilirsiniz. Vaktiyle inkâr ettiğiniz cehennem ateşinin azabını şimdi tadınız bakalım.»
  • Hasan Basri Çantay: İşte bu gün birbirinize ne bir fâide, ne de bir zarar yapmıya gücünüz yetmez. O zaalimlere biz: «Tekzîb edegeldiğiniz ateşin azabını tadın» diyeceğiz.
  • İbni Kesir: İşte bugün; bir kısmınız, bir kısmınız için ne bir fayda, ne de bir zarar verebilir. Zulmetmiş olanlara da deriz ki: Yalanladığınız ateşin azabını tadın.
  • Ömer Nasuhi Bilmen: Artık bugün bazınız bazınıza ne bir fâideye ve ne de bir zarara mâlik olamaz ve zulmetmiş olanlara deriz ki: «O ateşin azabını tadınız ki, siz onu inkâr eder olmuştunuz.»
  • Tefhim-ul Kuran: Artık bugün, bir kısmınızın bir kısmınıza yarar ve zarar sağlamaya gücü yetmez. Biz de o zulmetmekte olanlara deriz ki: «Yalanlamakta olduğunuz ateşin azabını tadın.»