İsrâ  Suresi 56. Ayet Meali

  • قُلِ
  • ٱدْعُوا۟
  • ٱلَّذِينَ
  • زَعَمْتُم
  • مِّن
  • دُونِهِۦ
  • فَلَا
  • يَمْلِكُونَ
  • كَشْفَ
  • ٱلضُّرِّ
  • عَنكُمْ
  • وَلَا
  • تَحْوِيلًا
  • Diyanet İşleri Başkanlığı: De ki: “Onu bırakıp da ilâh diye ileri sürdüklerinizi çağırın. Onlar, başınızdaki sıkıntıyı ne kaldırabilirler ne de değiştirebilirler.”
  • Diyanet Vakfı: (Resûlüm!) De ki: Allah´ı bırakıp da (ilâh olduğunu) ileri sürdüklerinize yalvarın. Ne var ki onlar, sizin sıkıntınızı ne uzaklaştırabilir, ne de değiştirebilirler.»
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): De ki: «O´ndan başka ilah sandıklarınızı çağırın; o zaman anlarsınız ki ne başınızdan sıkıntıyı giderebilirler, ne de değiştirebilirler.
  • Elmalılı Hamdi Yazır: De ki: «Allah´tan başka, ilâh olduğunu sandığınız şeyleri çağırın, size yardım etsinler. Onlar, ne sizden sıkıntıyı kaldırabilirler, ne de değiştirebilirler.
  • Ali Fikri Yavuz: Ey Rasûlüm, müşriklere de ki: “- Allah’dan başka, ilâhlarınız diye inandıklarınızı çağırın, size yardım etsinler. Bu takdirde sizden sıkıntıyı ne kaldırabilirler, ne de değiştirebilirler...
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): De ki: ondan başka zu´mettiklerinize çağırın, anlarsınız ki başınızdan sıkıntıyı ne def´edebilirler ne de tahvil
  • Fizilal-il Kuran: Müşriklere de ki: «Allah dışında ilah olduklarını sandığınız putları imdada çağırınız bakalım. Onlar, başınızdaki belayı ne giderebilirler ve ne de başka birine aktarabilirler.»
  • Hasan Basri Çantay: De ki: «Onu (Allâhı) bırakıb boş yere (Tanrı diye) söylediklerinizi çağırın. Onlar sizden her hangi bir sıkıntı gideremeyecekleri gibi değişdiremezler de.
  • İbni Kesir: De ki: O´ndan başka taptıklarınızı çağırın. Sizin bir sıkıntınızı gidermeye de, değiştirmeye de güçleri yetmez.
  • Ömer Nasuhi Bilmen: De ki: «O´ndan başka zû´m etmiş olduğunuza dua ediniz. İmdi onlar sizden ne sıkıntıyı açmaya kâdir olurlar, ne de değiştirmeye.»
  • Tefhim-ul Kuran: De ki: «O´nun dışında (ilah olarak) öne sürdüklerinizi çağırın, onlar sizden ne zararı uzaklaştırabilirler, ne de (onu yararınıza) dönüştürebilirler. Rablerine (yaklaşmak için) bir vesile arıyorlar. O´nun rahmetini umuyorlar ve azabından korkuyorlar. Şüphesiz senin Rabbinin azabı korkunçtur.